calling
something is calling you
etwas ruft Ihr.
was machst du von Beruf?
the answer is not necessarily your job. or necessarily not your job.
topluma/dünyaya verebileceğini ve vermen gerektiğini düşündüğün şey.
the "thesis statement" of your life.
Biri sana Beruf'unu sorduğunda mesleğini söyleyivererek, ya da öyle "işte mutlu olmak, güzel deneyimler yaşamak, sevişmek, 10000 kitap okumak, dünyayı gezmek" filan gibi dünyadan almak istediklerine dair tüketimci laflar ederek sıyrılamazsın. Benim Berufum merufum yok deyip oturamazsın, kafanı yer durur o soru.
Beruf as Narrative
Beruf'unu bulmak demek, Beruf'una dair bir anlatı oluşturmuş olmak demek. Anlatı olarak var olması Beruf'u daha az gerçek yapmaz. Varoluş özden önce gelir. Beruf özden bile sonra gelir. Ama gelir. Bekleyin.
Berufis not necessarily a religious concept should never have been a religious concept. Şarlatanlıktan Beruf olmaz.
Gelip geçici performanslardan Beruf olur mu? Yoksa ortaya (nispeten) kalıcı bir iş mi çıkması gerekir?
Beruf'a yönelik eylemin sürekli tekrarlanması gerekir. Beruf durmadan beslenmelidir. Söylem de hep yeniden üretilmelidir. Taşı tepeye çıkarmakla iş bitmez.
Sanatçı, akademik ve/veya devrimci olduğunuzda Beruf söylemek kolaydır. Ama peynir gemisinin lafla yürümediği gibi dünya da tam olarak sanatçı, akademik ve devrimcilerle yürümemektedir (Elbette gemi yürütme sürecinde lafa sık sık ihtiyaç duyulduğu gibi bunlarsız bir dünya da olmaz.) Kendi halinizde bir personel müdürüyseniz ya da mesela hayatınız bir şeyler çevirerek geçiyorsa anlatınızı daha çok kıvırmanız gerekir. Benim Beruf'um iyi çevirilerimle bu şirketin üst düzey bir marka kimliği oluşturmasına yardımcı olmak, ürünlerini daha çok paraya daha çok kişiye satmasını ve dünyayı ele geçirmesini sağlamak filan derseniz pek kimse yemez. Daha kötüsü kendiniz de yemezsiniz. Siz en iyisi ne bileyim, kısa yoldan sınıf bilinci filan oluşturun da devrimci olun. Zira görünüşe göre hayatta çevirmen ya da personel müdürü olmak yetmemektedir. Üstünde olduğunuz peynir gemisinin yürüyüşüne dair kafa patlatmak, söz söylemek, bir şeyler yapmak lazımdır.
Beruf doğurulacak çocuk gibi.
Herkes en az üç Beruf edinmeli.
something is calling you
etwas ruft Ihr.
was machst du von Beruf?
the answer is not necessarily your job. or necessarily not your job.
topluma/dünyaya verebileceğini ve vermen gerektiğini düşündüğün şey.
the "thesis statement" of your life.
Biri sana Beruf'unu sorduğunda mesleğini söyleyivererek, ya da öyle "işte mutlu olmak, güzel deneyimler yaşamak, sevişmek, 10000 kitap okumak, dünyayı gezmek" filan gibi dünyadan almak istediklerine dair tüketimci laflar ederek sıyrılamazsın. Benim Berufum merufum yok deyip oturamazsın, kafanı yer durur o soru.
Beruf as Narrative
Beruf'unu bulmak demek, Beruf'una dair bir anlatı oluşturmuş olmak demek. Anlatı olarak var olması Beruf'u daha az gerçek yapmaz. Varoluş özden önce gelir. Beruf özden bile sonra gelir. Ama gelir. Bekleyin.
Beruf
Gelip geçici performanslardan Beruf olur mu? Yoksa ortaya (nispeten) kalıcı bir iş mi çıkması gerekir?
Beruf'a yönelik eylemin sürekli tekrarlanması gerekir. Beruf durmadan beslenmelidir. Söylem de hep yeniden üretilmelidir. Taşı tepeye çıkarmakla iş bitmez.
Sanatçı, akademik ve/veya devrimci olduğunuzda Beruf söylemek kolaydır. Ama peynir gemisinin lafla yürümediği gibi dünya da tam olarak sanatçı, akademik ve devrimcilerle yürümemektedir (Elbette gemi yürütme sürecinde lafa sık sık ihtiyaç duyulduğu gibi bunlarsız bir dünya da olmaz.) Kendi halinizde bir personel müdürüyseniz ya da mesela hayatınız bir şeyler çevirerek geçiyorsa anlatınızı daha çok kıvırmanız gerekir. Benim Beruf'um iyi çevirilerimle bu şirketin üst düzey bir marka kimliği oluşturmasına yardımcı olmak, ürünlerini daha çok paraya daha çok kişiye satmasını ve dünyayı ele geçirmesini sağlamak filan derseniz pek kimse yemez. Daha kötüsü kendiniz de yemezsiniz. Siz en iyisi ne bileyim, kısa yoldan sınıf bilinci filan oluşturun da devrimci olun. Zira görünüşe göre hayatta çevirmen ya da personel müdürü olmak yetmemektedir. Üstünde olduğunuz peynir gemisinin yürüyüşüne dair kafa patlatmak, söz söylemek, bir şeyler yapmak lazımdır.
Beruf doğurulacak çocuk gibi.
Herkes en az üç Beruf edinmeli.
bu blogun performansı son günlerde harika bir şekilde arttı bu böyle biline ve buna pek bir müteşekkirim;
ReplyDeletedostum bu blogun performansı bir harika!
teşekkürler rumuz-gogo.
var ol.
ağzım kulaklarımda ^ ^
ReplyDelete